Koruyalım, korunalım. / Protect and converse
Sivrisinekler, insan ve hayvanlarda kan emen en önemli böceklerdir. Bazı türler gün boyunca bazıları ise sadece geceleri kan emerek beslenirler. Beslenme esnasında bazı hastalıkları beslendiği konukçuları arasında taşımaktadırlar. Bu yüzden tarihin ilk çağlarından bu yana büyük ölümlere sebep olmuşlardır. Sivrisineklerle bulaşan hastalıklarla mücadele etmek için türlerin doğru teşhis edilmesi gereklidir. Sivrisinek türlerinin çoğunluğu morfolojik özellikleriyle kolayca ayrılabildiği halde, bazı türlerde morfolojik özellikler yetersiz kalmakta, ancak antenler üzerindeki sensillaların incelenmesi, çaprazlama deneyler, kromozomların incelenmesi, enzim sistemlerinin karşılaştırılması ve hatta DNA analizleri yapılarak teşhis edilmektedirler.
Culicidae familyası, Anophelinae ve Culicinae olmak üzere iki altfamilyaya ayrılmaktadır. Culicidae familyasının dünyada 3600 türünün bulunduğu, en büyük altfamilyasının ise Culicinae olduğu ve 29 cinse ait 3000 tür ihtiva ettiği, dişilerinin besin kaynağının kan olduğu, ancak bazı türlerin kan emmeden de üreyebildiği belirtilmektedir. Anophelinae altfamilyasında ise 530 türün bulunduğu kaydedilmektedir. Bunlardan 500 tür ise Anopheles cinsi içerisinde yer almaktadır.
Sivrisinekler, holometabola tipi bir başkalaşıma sahiptirler, yani yumurta, larva, pupa ve ergin olmak üzere dört dönem geçirirler.

Culicidae familyasına giren türler dört larva dönemi geçirirler. Larvalar suda, suyun yüzeyi ile belirli açı yapacak şekilde asılı olarak sifonları ile atmosferdeki havayı kullanırlar.

Kan emen böcekler içerisinde insan sağlığı açısından sivrisinekler en önemli grubu oluştururlar. İnsanlara bulaştırılan etmenlerden en önemlileri sivrisinekler tarafından bulaştırılmaktadırlar. Günümüzde dört insan sıtması, filarya parazitlerinden Wuchereria bancrofti ve Brugia malayi ve bazı arbovirüslar dünyanın pek çok yerinde insanların hastalanmasına ve ölümüne neden olan vektoriyel parazitlerdir. İnsan sıtması parazitlerinin hepsi Anopheles türleri ile bulaştırılmaktadırlar.
Sivrisinekle mücadelede kullanılan yöntemlerin genel amacı vektörün üreme alanlarını kurutmak, larva ve erginlerle ayrı ayrı mücadele etmektir. Larvaları için suyun olduğu her alanda (kuyu, bidon, leğen, logar, fosseptik, dere, havuz, bodrum, terk edilmiş bina, su birikintileri, bataklıklar, göl ve göletler, yağmursuyu kanalları vb sulak alanlarda ) larvasit uygulaması yapılmalıdır. Erginlerinde ise bataklık başları, bodrumlar, terk edilmiş binalar, dereler kenarları, deniz kenarları, çöplük alanlar, logar içleri, fosseptik içleri vb alanlarda ergin öldürücü ilaçlarını sıcak sisleme yöntemi (termal fog) veya açık alanda soğuk sisleme ULV yöntemi ile başarı sağalanabilir.